Modernizm, üzerine çokça
konuşulan ve yazılan önemli bir kavramdır. Ben de zaman zaman yazılarımda bu
kavramdan mülhem kavramlaştırmalar yapmak sureti ile meramımı anlatmaya
çalışıyorum. Farzedin ki bu yazımda da günceli bu yolla anlamaya çalışacağım.
Bana göre; modernizmin en
önemli sonuçlarından birisi “kendi inanç sistemini” de oluşturmasıdır. Şöyle ki;
hiç bir kutsalı ve ahlaki zemini bulunmayan bu sahte dünyada Tanrılaştırılmış kişiler ve Putlar bulunur. "Modernlik
Dini" diye kavramlaştırdığımız bu sahte
dinin hemen hemen en önemli ve en temel putu " Kişisel tercih" putudur.
Rivayeti ve kıymeti kendinden menkul bu "kişisel tercih" putu öylesine kutsanır ve tabulaştırılır
ki; bu alana yönelik en küçük eleştiri hatta ima, karşılığını bireysel ve
sosyal linçle bulur.
Örneğin, bireylerin gerçek cinsiyet kimliğinin (kadın-erkek) aksine
sapık (homo seksüel, biseksüel, vs.) davranış ve uygulamalar dahi bu kurala
(kişisel tercih) göre kabul edilebilir, hatta saygı duyulması gereken bir durum
olarak karşımıza çıkartılır. Sıkıysa eleştir, ya da bunlar yanlıştır de.
Yahut sevişirim evlenmem, hamile kalırım doğurmam diyen, birisine bu
durumun ahlaksızlık olduğunu, Lut kavminin torunuyuz diye pankart açıp eş
cinselliği normal göstermeye ve toplumu buna alıştırmaya zorlayanın yaptığının
bütün kutsallara kafa tutan bir sapıklık olduğunu ifade ettiğinizde de
karşınıza aynı jargon çıkacaktır.
Yine giyim kuşamın sınırı o kadar zorlanır ki insan bedeninin bütün
sırları ortaya dökülür ama kural yine aynıdır; kimseyi ilgilendirmez "kişisel tercihtir".
Yine nikahsız beraberlikler yaygınlaşır ve evlilik kurumu küçümsenir,
nikah sadece "bir imza" algısına indirgenir, bunda da "Modernlik Dininin" "kişisel
tercih" putu aynen geçerlidir dokunursanız yanarsınız.
Okuyucularımın çok büyük bir
kısmının baştan beri ifade edegeldiğim örneklere bakarak kendisini ve çevresini
kapsam dışı olarak göreceğini tahmin ediyorum. Bununla birlikte durumun o kadar
rahat olmadığını söylemek isterim.
Zira bu modernlik dini öyle
bir şeydir ki, kullandığı maske ve kamuflajlar değme bukalemunda bulunmaz.
Mesela karşınıza Dindarlık olarak
çıkar ama bu acayip bir dindarlıktır.
Seküler
Dindarlık veya Dindar
Sekülerlik olarak ifade edilebilecek
bu yapı, aslında modernlik dininin kabuk değiştirmiş halidir. Zira Kişisel Tercih Putu bunda da
vazgeçilmez ana ögedir.
Yoksa,
Müellefe-i Gulüb gibi yaşayıp, sahabe muamelesi beklemeyi neyle izah edeceğiz.
Aksini düşünüyorsanız,
isterseniz, vücudunun bütün hatlarını ortaya koyan, daracık, şeffaf elbiselerle
ortalıkta dolaştığı halde, başına örttüğü avuç içi kadar eşarpla tesettürlü
olduğunu zanneden bir hanımefendiye bunun İslami açıdan yanlış olduğunu söyleyin
de görün halinizi.
Hala yok canım diyorsanız,
içine nasıl sığdığına akıl sır erdiremeyeceğimiz daracık pantolonlarla gezen, bu
sebepten camide namaz kılarken diz üstü bile oturamayacak halde garip oturuş
förmülleri üreten bir beyefendiye benzeri bir izahı yapın.
Namazını hiç aksatmayan
ancak muhasebe memuru olarak çalıştığı belediyeden ayrıldıktan sonra milyonluk
şirketler kurup, aynı belediyeye iş yapıp kısa zamanda yatlara, katlara kavuşan
Sakallı, namazlı mübareğe de bir sorun.
Galiba
yeter!
Örnekleri çoğaltıp şansımı
fazla zorlamayayım isterseniz. Zira Ülkemizin ve İslam dünyasının en önde gelen
90 yaşındaki bir İslam Aliminin sigara ve edep ilişkisi üzerine yaptığı uyarı
neticesinde, yazımızın ikinci bölümüne muhatap kitle mensuplarının bir kısmı
tarafından nasıl linç edildiğini ve de Kişisel
Tercih Putunun nasıl kutsandığını hemen gördük. Neredeyse Hocayı putlarına Kurban edeceklerdi. Allah korusun.
Kimse bu yazdıklarım
dolayısı ile beni linç etmeye yada bir şekilde sıkıştırmaya çalışmasın. Sesli
düşündüm sadece. Ancak; zorda kalırsam Kişisel
görüşüm der, işin içinden çıkarım belki de. Ne dersiniz?
Allah korusun.
Vesselam..!
Osman HAZIR
05.08.2017
Mersin
Yorumlar
Yorum Gönder