HAYATA MÜDAHİL ALLAH İNANCI


Müslüman Gençliğin fıtrat çizgisinde, bozulmadan yön bulmasına hizmet edecek hususları yazılarımızda işlemeye çalışmakta, bu kapsamda da gençler için sorun oluşturan alanları gündemimize almaya gayret etmekteyiz. Bu bağlamda bu yazımızda, Müslüman Genç tanımının bizzat üzerinde durmaya çalışalım istedim.


Öyleyse nedir Müslüman genç? İslam’a inanç, ibadet, duygu, bilgi ile gündelik hayatı etkileme ve ona yön verme açısından bağlı bulunan birey Müslüman Gençtir.


İnanç, "herhangi bir şeye, düşünceye, dine duyulan bağlılık" olarak tanımlanabilecek bir kavramdır. Bununla birlikte inanç, insana insan olma özelliğini kazandıran temel yapı taşlarından bir tanesidir aynı zamanda. Konuya bu açıdan baktığımızda İslam dininin inanılmasını istediği hususların tümüne eksiksiz olarak inanmak şeklinde yapacağımız bir tanım da mesel

eyi anlamamıza yardımcı olacaktır.

Hayat Nizamımız İslam açısından inanılması gereken hususların en başında şüphesiz, Allah'a iman gelir. Sağlam ve doğru Allah inancına sahip bir gencin hayatının diğer alanlarının da sağlam zeminlerde olacağı kesindir.  Meseleyi anlamak için Akide (inanç) kitaplarına bakıldığında: Allah’ın varlığı, tekliği, sınırsız bilgisi, aracısız ve araçsız olarak konuşma, işitme ve görmeye sahip olduğu, varlığının başlangıcı ve sonu olmadığı, âlemi ve içindekilerin yaratıcısı olduğu, hâlâ da yaratmaya devam ettiği hususları öğrenilebilecektir.


Modern Çağ ve Tahrif Edilmiş Allah Algısı

Bütün bu açıklamalar işin özünü oluşturan doğrular olmakla beraber, modern çağın gençliğimizin zihninde ve bilinçaltında oluşturmaya çalıştığı "Allah Algısı" ile süslenmiş, değiştirilmiş tanrıcıklar (ilahcıklar) konusunda da dikkatli olunmalıdır. Zira İslam, her şeye gücü yeten, dilediğini dilediği şekilde yaratan ve halen de yaratmaya devam eden (MUSAVVİR)* bir Allah'tan bahsederken;  TV'lerin, Sinemanın ve bazı kitapların bilim kurgu, fantastik vb. nitelemeleri ile hazırladıkları "tuzak" yapımlar,  doğru Allah inancından, çok tanrılı (putperest)  bir inançsızlık tarlasına gençlerimizi çekmeye çalışmaktadır.


Evet, Yüzüklerin efendisinde olduğu gibi, eğitimini aldıktan sonra gizli açık istediği bilgiyi, sırları ve geleceği, istediği şekilde görebilen, istediği işleri sihir ve büyü ile halledebilen birisine dönüşebilirsin, anlayışı nasıl masum olabilir? Ya da Örümcek Adam(Spiderman) , Süperman, Batman filmlerindeki kahramanlar gibi, sınırsız kuvvet sahibi, gökten ve yerden gelen bütün bela ve felaketleri alt edebilen, varlıkların,  yine kimi  filmlerde olduğu gibi; ateşin, suyun, toprağın ayrı ayrı tanrıları, iyilik ev kötülüğün tanrıları ile alakalı "Fantastik" Hollywood yapımlarının bilinçaltımıza hiç etki yapmadığını söyleyebilir miyiz?  Hiç etkisi olmuyor diyecek olursak kesinlikle yanlış olur. Zira gençlerimizin giydikleri tişörtlerdeki, odalarına astıkları posterlerdeki, eğitim öğretimde kullanmak üzere aldıkları okul defterlerindeki, resim ve yazılar bu etkinin göstergesi değil midir? Ya da camide namaz kılan gencin tişörtündeki No god no religion (Allah yok, din yok)  yazısı nasıl bir çelişkidir ve neyle izah edilir?

Evet "İNANÇ" özellikle de Allah inancı, Müslüman Genç için o kadar önemlidir ki bu konu çok dikkatli ve doğru bir şekilde öğrenilmeli ve gündelik hayata aktarılmalıdır. Bizler gençliğimizi, üç kuruşluk menfaat için izzetini ve onurunu ayaklar altına alarak kullara yalvarabilme ezikliğinden " Ancak senden yardım dileriz (Fatiha:5) Yeryüzünde hiçbir canlı yoktur ki, rızkı Allâh’a ait olmasın......(Hûd: 6) " bilinciyle yoğrulmuş onurlu bir duruşa götürecek iman aşılamalıyız.  

Yine Alemlerin Efendisi (s.a.v) in buyurduğu gibi; Allah'ın Dinini ve Kur'anı muhafaza ettiğinde, Allah’ın da kendisini muhafaza edeceğini bilen, İstediğini zaman yalnız Allah’tan isteyip, yardım dileyeceğinde de yalnız Allah’tan yardım dileyen, bütün ümmet kendisine fayda veya zarar, Allah’ın kendisi için yazdığından başka fayda ya da zarar veremeyeceğine inanan, korkuyu da, güveni de, yaslanmayı da Allah'ta bulan bir nesil için uğraşmalıyız. Gençlerimiz de bunun oluşması için gayret etmelidir.

Elbette ki bu bilincin bireysel çabalarla oluşma imkanı bulması zordur. Dolayısı ile Allah inancımızı ve inanç dünyamızı, doğru sahih kaynaklardan öğrenmeli işin ehli ve erbabı uzmanların rehberliğini kesinlikle unutmamalıdır. Yapısı gereği toplumundan soyutlanmış bir şekilde, birey olarak yaşayamayan insan, öğrendikleri ne kadar doğru da olsa uygulamada sosyal hayata ihtiyaç duyacaktır.

Çözüm, gençlerimiz sosyal çevrelerini, arkadaş ortamlarını, uğradıkları takıldıkları yerleri inançlarından bir şeyler alıp götüren değil,  aksine olumlu şeyler katan arkadaş ve yapılardan seçeceklerdir. Çağın kandırmaca ve kötülüklerine karşı yekvücut olacak, gençlik dinamizmi gereği içlerinde kaynayan rekabet kazanını " kötülükte değil iyilikte yarışarak" güzelleştireceklerdir.


Unutulmamalıdır ki, bu gün gençlerimizin inanç dünyası üzerinde tahribat yapmaya çalışanlar sadece düşmanlarını bilerek ve isteyerek açık edenle değildir. Maalesef Zaman zaman İslam adına, yanlış din ve İslam algısı yayanlar da tahribata katkı yapmaktadırlar. Bunlara karşı da dikkatli olmalı, vasat orta yollu, ifrat ve tefritten, aşırılıklardan uzak bir inanç sistemi sunan "Ehli Sünnet Akidesi" bizim için yol gösterici olmalıdır.

Görülecektir ki doğru Allah inancı; hayatın dışına itilmiş hâşâ suya sabuna dokunmayan, Âlemi ve içindekileri yarattıktan sonra dünyanın işleyişinden kendisini emekli etmiş bir Tanrıya (!) inanma değildir. Etliye sütlüye karışmayan bu Seküler Tanrı inanışı, maalesef bu gün çokça pazarlanmaktadır.

Oysa bizim Rabbimiz, insanı yaratmış, onu yeryüzünde halife olarak görevlendirmiş, yarattığı insanın düğününe, alış verişine, yediğine içtiğine, devleti idare edişine karışmamak bir yana, bunların hepsi ve hayatın her alanı ile alakalı prensipler koymuştur. Dünya hayatının sonu için belirlenen, Cennet ve Cehennemin ödül ve ceza olması başka türlü anlaşılamazdı zaten.

Gençliğimizin Allah'a olan İnancının doğru ve sağlam olarak yetişmesi için sorumluluk payına sahip resmi ya da sivil yapıların hamasetten uzak, süreklilik arz eden çabalar geliştirmesi gerektiği gün gibi aşikârdır.  Biz bu gün meselenin genel çerçevesi üzerinde bir bakış açısı geliştirmeye çalıştık. Derinlemesine bilgiye ulaşmanın nasıl olması gerektiğine dair görüşümüz de yazının içerisinde mevcuttur.
Kalın sağlıcakla  Vesselam....

*(Bkz: Haşr Suresi, Rahman Suresi: 29)



Yorumlar